|
|
|
Şoray, hangi dizide rol alacak?
23 Ağustos 2011 Salı, 09:11:48
Yeşilçam'ın sultanı Türkan Şoray, TRT'de yayınlanacak olan
'Gümüş Lale' dizisinde
Osmanlı sultanını canlandıracak.
Dizinin yönetmeni, Türk sinemasının başarılı isimlerinden Ezel Akay,
rol için önce Demet Akbağ ile görüşmüştü. Akbağ'ın ATV'nin 'İstanbul'un
Altınları' dizisinde rol alması üzerine Akay, Türkan Şoray ile anlaştı.
Dizide Hazım Körmükçü ve Tolga Karel de rol alacak.
Türkan Şoray ve Mustafa Denizli VakıfBank reklamlarında!
Genel Merkezi'ni Ankara'dan İstanbul'a taşıdıktan sonra yapılanma sürecinde
adım adım ilerleyen VakıfBank, kurumsal imajını "Halden Anlayan Banka" konseptinde
hazırlanan yeni reklam filmleriyle güçlendirdi. VakıfBank'ın yeni reklam filmlerinde
Türkan Şoray ve Mustafa Denizli rol aldı.
Türkan Şoray, bu reklam filminde Türk Halkı tarafından neden bu kadar
sevildiğini anlatıyor. "Önemli olan izleyicinin kalbine dokunabilmektir.
Onun halinden anlayabilmek. Ancak o zaman sevginin emek olduğunu
anlatabilirsin" diyor ve VakıfBank'ın her zaman Türkiye için emek verdiğine
vurgu yapıyor. Yine milyonların sevdiği bir spor adamı olan Mustafa Denizli ise
reklam filminde, "Önemli olan taktiği oyuncuya göre belirlemektir. Oyuncunun
halinden anlamaktır. O zaman, maçın başında dizleri titreten heyecanı,
rakipleri titreten bir güce dönüştürebilirsin" diyor.
VakıfBank Genel Müdürü Süleyman Kalkan, bankanın yeni konsepti
doğrultusunda çekilen reklam filmleri ile ilgili yaptığı açıklamada,
yeni kurumsal imajlarının çok beğenileceğine inandığını belirterek,
Mustafa Denizli ve Türkan Şoray'ın başarılarının temelinde
"Halden Anlamak" felsefesinin yattığını, VakıfBank'ın en büyük
gücünün de bu olduğunu vurguladı. VakıfBank Genel Müdürü
Süleyman Kalkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "2011 yılında, bankamız
Genel Müdürlüğü'nün İstanbul'a taşınmasının ve yeni bir yapılanma
içine girmenin heyecanını yaşıyoruz. VakıfBank'ın bugünkü başarısının
en önemli unsurlarından biri, değişen dünyanın ihtiyaçlarına ayak
uydurarak sürekli gelişebilme becerisidir. Bankamızın bu yenilikçi
ve dinamik yapısının bir gereği olarak, rekabet gücümüzü kaybetmemek
, ‘sektöre yön veren güçlü finans kuruluşu' konumumuzu sürdürebilmek
için aldığımız yapılanma kararlarını tek tek uygulamaya koyuyoruz.
Vizyonumuz ve iş yapma şeklimiz değişiyor. Hep birlikte çalışarak
müşteri tabanımızı genişletiyor ve daha fazla kitleye ulaşan bir banka
oluyoruz. Bunun da temelinde VakıfBank'ın ‘halden anlayan bir banka'
olarak her zaman müşterisinin yanında yer alması yatmaktadır."
Türkan Şoray ve Kadir İnanır'ın dört filmi dizi oluyor
Yeşilçam'ın efsane ikilisinin unutulmaz filmleri bu sezon dizi olarak ekrana gelecek
22 Ağustos 2011 Pazartesi, 09:53:01
Türk sinemasının usta oyuncuları Türkan Şoray ve Kadir İnanır, birçok filmde
birlikte rol aldılar ve seyicinin büyük beğenisini kazandılar. Televizyon Dizisi'nin
haberine göre yeni sezonda bu ikilinin oynadığı dört film dizi olarak seyircinin
karşısına gelecek: 'Selvi Boylum Al Yazmalım', 'Bodrum Hakimi', 'Dila Hanım'
ve 'Unutulan Kadın'...
'Selvi Boylum Al Yazmalım' filminden uyarlanan dizinin adı 'Al Yazmalım' olarak
belirlenirken, dizinin başrolleri için Özge Özpirinçci, Seçkin Özdemir ve,
Barış Falay'la anlaşıldı. 'Bodrum Hakimi' dizisi için Sanem Çelik'le
anlaşılırken, 'Dila Hanım' dizisi için de Hande Subaşı ve Mohaç Rıza
Köseoğulları'na teklif götürüldü.
İkilinin bir diğer filmi 'Unutulan Kadın' ise Star tv'nin yeni dizisi 'Yalancı Bahar'ın
iskeletini oluşturdu. Filmin senaryosunun anımsanacağı dizide başrolleri
Cansel Elçin, Fahriye Evcen ve Serkan Ercan canlandıracak.
SULTANIMIN SEVERLERI 2 TEMMUZ CUMARTESI GUNU
SULTANIMIZ NISANTASI CITY'S KOTONDA TISORTLERININ
IMZA GUNU VAR HERKES DAVETLIDIR KATILMAK
ISTEYENLER ICIN ETKINLIK SAAT 13.00DA
BASLAYACAK DUYURULUR
TÜRKAN SULTAN HEM AGLADI,
HEM AGLATTI...
Türk
sinemasının sultanı Türkan Şoray yıllar sonra Eyyüplü hemşerileriyle buluştu
. Eyüp Halk Bahçe
Sineması’nın
gala gecesinde, bir
konuşma yapan
Şoray duygulu anlar yasadı...
SORAY ARTIK DATCALI...
Bugün 2 Haziran Perşembe günü toplanan Datça Belediye Meclisi, Türk sinemasının sultanı Türkan Şoray’a hemşehrilik ünvanı verdi.
Geçen yıl, 3-9 Eylül tarihleri arasında yapılan “5.Datça Ustalara saygı sinema festivali” etkinlikleri kapsamında Datça’ya gelen ve Onur Ödülü alan Türkan Şoray Datça’da yoğun ilgiyle karşılanmış ve duygusal anlar yaşanmıştı. Bu yoğun ilgi karşısında duygulanan Türkan Şoray, en kısa zamanda Datçalı olmak istediğini belirtmişti. Bunun üzerine Belediye Meclisi’ne konuyu taşıyan Datça Belediye Başkanı Şener Tokcan, Türkan Şoray’a fahri hemşerilik payesi ve beratı takdim edilmesini önerdi. Bu öneri Datça Belediye Meclisi tarafından oybirliği ile onaylanarak yürürlüğe konuldu.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Belediye Başkanı Şener Tokcan şunları söyledi: “Hatırlanacağı gibi çok değerli sinema sanatçımız Türkan Şoray, geçtiğimiz 2010 sonbaharındaki festivalimizde halkımızca büyük coşkuyla karşılanmış, bu coşkudan fazlasıyla memnun olmuş ve duygulanmıştı. Söylemlerinde ilçemizi çok sevdiğini ve kendini artık Datçalı hissettiğini belirten Şoray, sinema festivalimizin Danışma Kurulu üyesi olarak ta belediyemize deneyimlerini aktarıyor. Datça’mız için büyüttüğü sevgi ve ilçemizin kültürel ve turistik atılımına gerek sanatçı kimliği, gerek taşıdığı çok değerli Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye İyi Niyet Elçisi ünvanı ve gerekse gönüllü tutumu ile yaptığı ve yapacağı katkılardan hareketle, bu usta oyuncuya 5393 sayılı Belediye Yasası’nın 18/r maddesine dayanarak “Fahri Hemşerilik Payesi ve Beratı” verilmesini önerdim. Belediye Meclisimiz de bu önerimizi son derece olumlu karşılayarak kabul etti. Böyle yaşayan bir efsanenin hemşehrimiz olmasından dolayı çok mutlu ve gururluyum. Kendilerine beratını düzenleyeceğimiz bir törenle vermeye hazırlanıyoruz”
Nazan beni reddetti
Türkan Şoray, kardeşi Nazan Şoray'a klip çekmek isteğini ancak onun kabul etmediğini söyledi. Sultan: Oysa ki onu en iyi ben tanıyorum
İlaç firması Novartis'in düzenlediği 'Hastayla 24
Saat' adlı kısa
film
yarışması
sonuçlandı.
Yarışmanın İstanbul
Modern'de gerçekleşen töreninde, 'En İyi
Film' kategorisindeki ödülü Türkan Şoray verdi.
Yarışmayla ilgili
konuşan Şoray, "KOAH, osteoporoz ve astım gibi hem günümüzün en önemli hastalıklarına
dikkat çekmek, hem de
genç yeteneklere fırsat vermek amacıyla yapılan bu
yarışmayı çok önemli buluyorum. Bu
gençler gelecek
vâdediyor" dedi.
NAZAN, BANA NAZ YAPTI!
Gazetecilerin soruları üzerine kardeşi Nazan Şoray'ın albümünü çok
beğendiğini söyleyen ünlü sanatçı, sözlerini şöyle sürdürdü: "
Özellikle 'Öldür Öyle Git' parçası benim favorim. Bu parçasına bizzat klip çekmek istedim. Ancak naz yaptı ve kabul etmedi. Ona klip çeksem iyi olurdu. Çünkü, onu en iyi ben tanıyorum. Bu kızım Yağmur için de geçerli. Ona da bir
film çekmek istiyorum."
YAĞMUR'A
FİLM YAPACAĞIM
Kızı Yağmur Ünal'a
film çekmek istediğini söyleyen Türkan Şoray, sözlerini şöyle sürdürdü: "Onun mimiklerini ve sabah yataktan kalkışını çok iyi tanıyorum.
Nasıl bir kadındır Türkân Şoray, tarif edebilir misiniz?
HAKKI DEVRİM
15/02/2011
Türkân Şoray'ın oyunculuğu, güzelliği, erişilmesi güç şöhreti ve hele alçakgönüllülüğü... Çözebildiğim bir sır değil.
Türkân Şoray henüz gencecik bir kızken Türk sinemasının doruğunda seçkin bir yer edinmiş ve bu yerini geçen yıllara rağmen, film çevirse de çevirmese de korumuş bir beyaz perde yıldızıdır. Pek nâdir sanatçıya nasip olur, seyirciler tarafından onun kadar sevilmek ve sahiplenilmek.
Ben onu yakından, 1990’lı yıllarda CNN Türk’teki Hakkı’yla Sohbet programında misafirim olduğu gün tanıdım. Arkadaşlarımın kızları vardır, sahiden çok sevdiğim. Görür görmez anladım ki, şansım olsa Türkân da tıpkı onlar gibi benimseyebileceğim çocuklardan biridir.
Herhalde binlerce mülakat yapılmıştır Türkân’la. Hemen de çocuktu, beyaz perdede onu ilk gördüğümüzde. Türker İnanoğlu’nun bilge gözünden kaçmayan bir güzel yetenek. Köyde Bir Kız Sevdim (ilk) filminden bugüne, bir yarı yüzyıl geçmiş olmalı desem yanılır mıyım? Çekinmeden, sakınmadan söylüyorum. Cumartesi akşamıydı galiba, onu NTV’de gördüm. Sinema Benim Aşkım adlı bir program yapıyor. Yeni başladı. İlk misafiri Kadir İnanır’mış, o programı kaçırdım.
İkinci konuğu sadece meslektaşı değil, eski sevgilisi, kocası, kızı Yağmur’un babası Cihan Ünal’dı. Ekranda birlikte olacaklarını öğrenince, içimden geçirmiştim: Türkân’a da bu yakışır, diye. İkisine de yakıştı doğrusu. Cihan da yabancım değil, anam köylüdür. Seyrek görsem de çok yakınlık duyduğum bir sanatçı. Taşköprü Sarımsak Festivali’ne inşallah birlikte gidebileceğiz.
Buluşma yanında bir de ayrılık size...
İlgi duyduğum insanları uzaktan da olsa takip etme gibi bir huyum var. Müsaade ederseniz bir parantez açacağım burada. Son günlerde ayrılan Nurgül Yeşilçay-Cem Özer çiftinden söz etmek üzere. Boşandılar. Onların da ömürlerinin sonuna kadar devam edecek bir ortak eseri var: evlatları Osman Nejat.
Ayrılırken de, haber duyulduktan sonra da, birbirleri, sona eren evlilikleri konusunda gereksiz bir laf etmediler. İkisi de aslında, ruh yapısı gergin sanatçılardır. Tepeleri atınca kolay hırçınlaşır soydan. Birbirleri konusunda sevimsiz tek kelime etmediler.
Ben Cem’i daha çok tanıyorum; Nurgül’den demek istedim. Saygıda kusur etmeyen, gerekirse gönül almayı da bilen biridir. Nurgül ile Sezen Aksu’nun oğlu Mithat Can Özer arasında bir ilişki başlamış. Ben benzer ahvalde sevdiklerime Yusuf Has Hacib’in bir sözünü hatırlatırım: «Her işte sükûneti tercih et; yalnız ibâdette acele et, çabuk davran!»
Ayrıldıktan sonra da zarafete sadakatle devam edeceklerini umarım. Böyle sahiden iyi örneklere ciddî ihtiyacımız var.
*
Konumuz Türkân’ın programıydı. Karşımızdaki, Türk sinemasının adı sonsuza kadar anılacak bir yıldızı. Marifeti oyunculuğundan ibaret de değil. Gelmiş geçmiş dünya güzellerimizden biridir bizim aynı zamanda.
Eski sevgilisi, kocası (hepimiz bu ikiliyi birbirine pek yakıştırmıştık) Cihan Ünal da şimdi Allahı var tiyatronun çok yakışıklılarından biridir. Evet, bu olağan dışı buluşmada Cihan’ın da en küçük bir tutukluluğunu, dikkatsizliğini, burukluğunu hayır görmedik. Ama programın sahibesi...
Yarabbi bu nasıl bir insandır! Bir insan güzel de olsa, 1 numaralı yıldız mevkiine de yükselse... Hayır hayır! Zarafetle, sevimlilikle, alçakgönüllülükle de yeterince açıklanabilir bir ruh güzelliği değil bu.
Harıl harıl ne anlatıyor bilir misiniz? Nasıl tanıştıklarını. Cihan’ın Pera Palas’taki ilk karşılaşmalarında onunla değil de sadece senaryo metniyle meşgul oluşunu. Kadınların Cihan’ı nasıl beğendiğini. Sahnede Kral Lear’de, Dördüncü Murad’da ne kadar başarılı ve yakışıklı olduğunu, onu ne çok beğendiğini...
-Hatırlar mısın bizi birbirimize çok yakıştırmışlardı, demekten de geri durmuyor.
Neler öğrenmiş Cihan’dan. Fıkırdayarak ve devamlı kahkaha atarak gülme tekniğini bile ondan öğrenmiş meğer,anlatıyor.
Cihan da artık dayanamayıp:
-Sinema ve kamera konusunda da ben senden çok şey öğrendim, diyor.
Eski sevgilisini, kocasını yıllar sonra milyonların önünde, ekranda ağırlarken de Türkân Şoray başka bir örneğine zor rastlayacağınız yüce bir kadındı. (Eminim Yağmur da –benim gibi seyrederken- annesiyle, doğrusu babasıyla da çok gurur duymuştur.)
Not: Ben Türkân’ı Türkân yapan sırrı gene de çözebilmiş değilim.
Hadım kelimesi son günlerde pek rağbette
S. Süreyya Önder’in sevimli Anadolu çocuğu üslûbuyla «Yıldırım Türker demek Radikal gazetesi demektir; bulunduğu yeri onurlandıran, ‘Dünya dönüyorsa biraz da onun yüzü suyu hürmetinedir’, diye anılan insanlardandır» sözleri, bizim meslekte emsaline rastlanmamış bir övgüdür, diyebilirim. Devlet büyükleri, siyasî liderler, hocalar, şeyhler, büyük işadamları, müstesna sanatçılar mübalağa üzre methedilir zaman zaman... Ama bir gazete yazarının diğer bir gazete yazarını böylesine göklere çıkarmasına ben daha önce hiç rastlamadım, diyebilirim.
«Adam kıskandı» galiba diye ahkâm kesmeye kalkmayın lütfen; ben samimiyetle «Aklı başında bir adam, yaşlı ama pek de sevimsiz değil» kıvamında bir değerlendirmeye dünden razıyım.
Türker’e gelince. Bir kere karşılaştık. Daha önce hafiften laf atışmalarımız olmuştu. Yüzyüze gelince çok daha sevimli buldum ben onu. Düşünür ve yazar olarak benim de vazgeçilmezlerimdendir. Aynı gazetede yazmaya devam edebiliyor olmamız, Süreyya gibi bana da «çok iyi» gelir; evet gurur da verir.
Bir defa pırıl pırıl bir Türkçe yazar. Böyleyken o bile dünkü yazısında, Alev Dedegil’in gündeme getirdiği «Çocuk tâciz ve tecâvüzlerinde, suçluların tedavi amacıyla cinsel iktidardan mahrum hâle getirilmesi» teklifini tartışırken, şu ifadeyi aynen tekrar edebilmişti:
«Bu bir hadım değil, tedavidir.»
Yazısının bir başka yerinde de, şöyle diyor:
«Amerika’da da kimyasal hadım uygulanabilen eyaletlere dikkatlice bakmanızı salık veririm.» (Radikal, 14 şubat)
Katil yakalanmaz, kâtil de işlenmez
Günlerdir bu tartışma vesilesiyle, benzer ifadelere hemen bütün gazetelerde rastlıyorum. Siz yadırgamadınız mı?
Hadım «Kısırlaştırılmış, enenmiş erkek» demek değil midir? «Hadım suçu» değil de «Hadım etme, kısırlaştırma, eneme suçu veya fiili» demek gerekmez mi? Hadım ile hadım etmek («Birinin cinsiyet bezlerini burmak veya çıkarıp almak yoluyla erkekliğini yok etmek, enemek») aynı şey midir?..
Katil, kâtil ve maktul (yani «öldürme, öldürülme», «birini öldüren kimse» ve «öldürülmüş, katledilmiş kimse») kelimelerini; «bir katil vakası», «kâtil yakalanmış», «maktulün kimliği» diye kullanmaz mıyız?
Katil, kâtil ve maktul aynı kökten türemiş kelimeler: «Öldürme, cinayet işleme» fiilinin adı katil, «öldürenin, cinayeti işleyenin» adı kâtil ve isim veya sıfat olarak «öldürülmüş, katledilmiş» olan da maktul değil midir?
«Bu bir katil değil, yaralama fiilidir» deriz. Söz konusu fiil adlarıdır. «Bu bir hadım değil, eneme teşebbüsüdür» diyebilir miyiz?
Bence diyemeyiz. Andığımız metinlerde de cezadan, yaptırımdan hadım diye değil, hadım etme, kısırlaştırma, eneme diye söz etmemiz gerekmez mi?
Hamdolsun hayli zamandır kullanılan fiiller (hadım etmek, enemek) değil bunlar.
TÜRVAK MÜZESİNE TÜRKAN ŞORAYIN BALMUMU HEYKELI YAPILACAKMIS ARKADASLAR BENDE BUNU BEKLERDIM SUPER HABER...
"Selvi Boylum Al Yazmalım" Dünya Çapında Ödül
Dünya genelindeki filmlerin değerlendirildiği 'en romantik filmler' listesinde Selvi Boylum Al Yazmalım kaçıncı oldu.
Dünya genelindeki filmlerin değerlendirildiği 'en romantik filmler' listesinde Selvi Boylum Al Yazmalım 6'ncı seçildi.
İnternetin popüler sinema sitesi IMDB (Internet Movie Database), gelmiş geçmiş en beğenilen filmlerin bulunduğu Top List listesinde Türk filmlerine de yer verdi.
Siteye en az 5 yıldır üye olanların oylamalarıyla belirlenen listede, dünya klasikleri ile Türk filmleri kıyasıya bir yarış içine girdi.
Listede 25 farklı kategoride 250 film yer alıyor. Listeye giren Türk filmleri arasında en çok Şener Şen'in rol aldığı filmler dikkati çekiyor.
En Romantik Filmler dalında ise Kadir İnanır ve Türkan Şoray'ın başrollerini paylaştığı Atıf Yılmaz'ın Selvi Boylum Al Yazmalım filmi 3 bin 795 tıklanmayla 6'ncı sırada. Bu alanda birincilik 176 bin 509 oyla Casablanca'nın.
Bu istekleri isyan ettirdi
Fahriye Evcen bağlı bulunduğu yapım şirketine uzun bir istek listesi sununca olanlar oldu.
Güzel oyuncu Fahriye Evcen bağlı bulunduğu yapım şirketine Türkan Şoray kanunlarına benzer uzun bir istek listesi sununca olanlar oldu. Yapımcılar, Evcen’in bu kararını tepkiyle karşıladı...
Yaprak Dökümü dizisinde Necla karakteriyle şöhreti yakalayan oyuncu Fahriye Evcen, Türk Sineması’nın Sultanı Türkan Şoray’ın kanunlarını günümüzde uygulayınca yapım şirketiyle arasında soğuk rüzgarlar esmeye başladı. Gelen projeleri kabul ederken; senaryonun konusuna, oyuncu kadrosuna, teklif edilen rolün özelliklerine dikkat eden Ev cen, öpüş me, yatak sahnesi ve dekolte görüntülerde yer almayacağını sözleşmesinde belirtti. Bu durum bağlı bulunduğu yapım şirketi Ay Yapım’la arasını bozdu. Türkan Şoray o dönemde uyguladığı kanunlarını bu yıllarda çağ dışı bulduğunu açıklamıştı.
Yeni projelerde adı yok
Ünlü oyuncu kurallarını uygulamakta diretince Ay Yapım yeni projelerinde onunla çalışmaya sıcak bakmıyor. Almanya’da sosyoloji okurken tesadüf eseri Türkiye’de şöhreti yakalayınca okul kaydını durduran Evcen, İstanbul’da sınavlarına girip kazandığı Boğaziçi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’ndeki eğitimine de oldukça önem gösteriyor.
İşte Evcen’in istekleri
- Dizide öpüşmez.
- Yatak ve açık sahneleri olmayacak.
- Dizi başına 50 bin TL istiyor.
- Set çalışma saatleri okuldaki ders programına göre ayarlanacak.
TURKAN SULTAN BUGUN 17.05.2011 BIR BANKA REKLAMI ICIN KAMERA KARSISINA GECTI ONUMUZDEKI HAFTA REKLAM TVDE OYNAMAYA BASLAYACAK HABERINIZ OLSUN ARKADASLAR.... )
BU HABERI GURURLA PAYLASIYORUM ARKADASLAR CUNKU SULTANIMIZ BIREBIR YUZYUZE BANA SITENDE PAYLAS DEDI MAYIS BASINDA SINAMA BENIM ASKIM ADLI KENDI YAZDIGI KITAP CIKACAK VE D&R MAGAZALARINDA IMZA GUNLERI DUZENLENICEKTIR...HAYRANLARA DUYURULUR )))
SİNEMA BENIM ASKIM KITAP HALINE GETIRILIYORMUS MÜTHİŞ HABER ARKADASLARRRR... |
|
|
|
|
|
|
durursam bı daha kurtulamam.zıyanı yok gulusu yeter bıze.yuregım kaydıysa gunah mı?camura saplansam yardıma gelır mısın?elını tuttum sıcacıktı,yuregı elımdeymıs gıbı.elınden tutuversem benımle gelır mı?senınım ıste alıp gotursene benı... |
|
insan sevebilecegi birini buluncaya kadar kaç kısıyı sevdıgını zannedıyor?turlusunu gordum.bır ıkısı bana hakıkaten asıktı,cogu numaracıydı.netıcede bır kadından hepsı aynı seyı ıstıyor.yalnızım,dusunursenız ne var hayatımda benım.bırıyle konusmak,arkadaslık etmek ıstesem baska turlu olmuyor.yoruldum artık dusunmek bıle ıstemıyorum.... |
|
neresınden başlayacagımı bılemıyorum.belkıı,belkı zamanı unutup gerılere donmelı.benı ne kadar sevdıgını bugun anladım tarık.benı kurtarmaya geldıgın zaman,bana sarıldıgında tıtredıgını hıssettım.sevıyorsun hala anladım bunu tarık.tıpkı eskısı kadar,tıpkı eskısı gıbı.... |
|
Gurbet içimde bir ok herşey bana yabancı
Hayat öyle bir han ki acı içimde hancı
Sevmek korkulu rüya yalnızlık büyük acı
Hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı
Yıllar yılı gönlümde bir gün sabah olmadı
Bu ne bitmez çileymiş neden hala dolmadı
Sevmek korkulu rüya yalnızlık büyük acı
Hangi kapıyı çalsam karşımda buruk acı... |
|
|
|
|
|
|
|